İsmini, medeniyetlere ev sahipliği yapmış güzel İstanbul’dan alan, şarkılarını ilk önce Boğaz’a karşı söyleyen bir orkestra, İstanbul12…

 

Güzel şeyler uzun süre saklı kalamazdı. Kalmadı. İstanbul’a ve 12 kişiye sığamadılar. Sınırlarını genişlettiler. Türkiye’nin en seçkin festivallerinden, özel gecelerden, törenlerden davetler aldılar. Ilık bir yaz akşamında, Bozcaada rüzgârı eşlik etti şarkılarına. ABD’den davet edildiler, Houston’lulara enfes bir müzik ziyafeti sundular. Kanada’ya uçtular, yanlarında en güzel melodileriyle…

 

Katıldıkları TV programlarında milyonlarca insana canlı yayında“bir tatlı huzur” verdiler.

 

İngilizce, Fransızca, İtalyanca, İspanyolca, Rumca, İbranice ve Balkan dillerinde; Vals’ten Napoliten’e, Çigan’dan Fransızca “Chanson”lara, Tango’dan Yöresel Eserlere, Kanto’dan Rock&Roll’a, Müzikallerden Pop Şarkılarına çok geniş bir yelpazede evrensel bir müzik icra ederek katıldıkları tüm organizasyonlarda iz bıraktılar. Bu gök kubbede hoş bir seda bıraktılar. Ve bırakmaya devam ediyorlar.

 

İlk albümleri “ilk”; orkestra üyelerinin bestelerinden ve çeşitli coverlardan oluşan çok renkli bir albüm. Sahne performansları gibi albüm de çok türde şarkılardan oluşuyor.

 

Hadi! Bırakın ruhunuz, İstanbul12 ile nefes alsın.